1303 Depremi: Ortaçağ’da Antalya Sahillerinin Çöküşü
- Svd

- 13 Eyl
- 1 dakikada okunur
Antalya’nın tarihi yalnızca antik çağlarla sınırlı değil. Ortaçağ’da da bölge, büyük depremlerle sarsıldı ve uygarlıkların kaderi değişti. 1303 yılında meydana gelen deprem, Bizans–Selçuklu döneminin en yıkıcı felaketlerinden biri olarak kayda geçti. Bu deprem yalnızca kıyıdaki şehirleri değil, Antalya’nın Ortaçağ’daki siyasi ve ticari gücünü de derinden sarstı.

Depremin Ortaçağ Sahillerine Etkisi
Antalya, Selçuklu döneminde Akdeniz ticaretinin önemli merkezlerinden biriydi. Sahil boyunca uzanan kaleler, liman yapıları ve surlar bu dönemde inşa edilmişti. 1303 depremiyle birlikte:
Antalya surları çatladı, bazı kuleler yıkıldı.
Finike ve çevresi ağır hasar gördü, liman ticareti uzun süre durdu.
Kıyı köyleri ve yerleşimler çöken yapılar nedeniyle büyük göçler yaşadı.
Liman kentlerinin güvenliği zedelendi, Akdeniz’deki ticaret yolları başka merkezlere kaymaya başladı.
Bizans ve Selçuklu Dönemi Üzerindeki Yansımalar
Depremin etkileri yalnızca fiziksel yıkımla sınırlı kalmadı.
Bizans’ın zayıflayan hâkimiyeti daha da kırıldı; Anadolu’da güç dengeleri değişti.
Selçuklu şehirleşmesi, depremin ardından toparlanmakta zorlandı. Tarım ve ticaret, sarsıntının ardından yavaşladı.
Bölgedeki ekonomik canlılık yerini uzun süreli bir durgunluğa bıraktı.
Antalya Tarihi İçin Dersler
1303 depremi, Antalya’nın Ortaçağ’da yaşadığı en yıkıcı doğal afetlerden biriydi. O dönemin taş yapıları bile bu sarsıntıya dayanamadı. Bugün Kaleiçi’nde ve kıyı kalelerinde görülen bazı yamalı duvarlar ve asimetrik taş örgüler, bu felaketin izlerini hâlâ taşıyor.
Antalya’nın deprem tarihi, bize geçmişten bugüne aynı mesajı veriyor: Hiçbir uygarlık doğanın gücünü görmezden gelemez.



Yorumlar