Bir Evin Ruhunu Ne Belirler?

Svd
3 gün önce
2 dakikada okunur

Aslında soru şu:

Bir eve girer girmez bize neden bazı şeyler tanıdık ya da rahatsız edici gelir?

Çoğu zaman bunun cevabı ne enerjide, ne geçmişte, ne de “yaşamışlıkta” gizli.

Cevap çok daha basit:

Koku, ışık, hava, alışkanlık ve yaşam biçimi.

1. Koku: En Kalıcı Bellek

Bir evde daha önce sigara içilmişse, o kokunun duvarlara, perdelerin içine, dolap kenarlarına kadar sinmiş olması çok olağandır.

Sigara içen biri için bu tanıdık ve rahatlatıcı olabilir.

İçmeyen biri içinse doğrudan rahatsız edici.

Aynı durum:

Baharatlı yemek pişirme alışkanlıklarında,
Evcil hayvan bulunan evlerde,
Nemli bölgelerde de geçerli.

Ev kokusu = önceki yaşam tarzının kalıntısıdır.

Enerji değil; kimyadır.

2. Işık ve Renk Uyumu

Kuzey cepheli evler daha serin, daha loş olur.

Doğu cephede güne sabah ışığıyla başlanır.

Bu sadece mimari değil, günlük yaşam ritmini belirleyen bir etkendir.

Gün ışığına duyarlı biri için karanlık ev yorucudur.

Gece çalışan biri için batı ışığı fazla gelir.

Evin ruhu dediğimiz şey, aslında ışık ve biyolojik saat uyumudur.

3. Ses: Gürültü Değil, Frekans Uyumu

Evde hissedilen huzursuzluk çoğu zaman yukarıdan gelen sürtünme sesi, sokaktan geçen bir motosiklet ya da komşunun televizyonundan kaynaklanır.

Bu da “hissedilen enerji” değil, duyusal eşik farkıdır.

Bazı insanlar düşük frekanslı uğultulardan bile etkilenir.

Kimisi duvarın içindeki su borusu sesine bile takılır.

Bunlar karakter değil, algı ve hassasiyet meselesidir.

4. Mekânsal Alışkanlıklar

Bazı evler yemek kokar.

Bazıları sessizdir çünkü içinde çok az insan yaşamıştır.

Bazıları kalabalıktır çünkü birden fazla kuşak aynı evde yaşamıştır.

Bu, o evin “ruhunu” değil, yaşam biçimini belirler.

Ve siz o yaşama ne kadar uzak ya da yakınsanız, o kadar yabancı ya da yakın hissedersiniz.

5. Ev Tarzı, İnsan Tarzıdır

Kimi kişi açık mutfağa bayılır.

Kimi "çamaşır makinesi banyoda mı olur?" diye sorar.

Bazısı balkonla yaşar, bazısı salonun bir köşesinde kamp kurar.

Sonuç?Evin ruhu değil, insanın beklentisi belirleyicidir.

Son Söz

“Bu ev bana iyi gelmedi.”

“Burası çok huzurlu.”

“Burada yaşayamam.”

Bunlar metafizik değil, alışkanlık ve biyolojik uyum yorumlarıdır.

Ve evin “ruhu” dediğimiz şey, büyük oranda bizim bedenimizle ve yaşam stilimizle olan fiziksel uyumdur.